Wednesday, December 17, 2008

Kendi adımıza verdiğimiz imzalar vicdanımızın sesidir...

BİA Haber Merkezi - İstanbul

17 Aralık 2008, Çarşamba

Özür Diliyorum kampanyasının ilk imzacıları Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın sözlerine yanıt verdi. Erdoğan'ın özür dilememesine şaşırmadıklarını söyleyen imzacılar "Kendi adımıza verdiğimiz imzalar vicdanımızın sesidir" diyorlar.

Haber yayına hazırlandığı sırada, kampanyadaki toplam imza sayısı 11 bin 350'yi geçmişti.

Kampanyayı mantıksız bulan Erdoğan bugün "Suç işleyen özür diler, bizim böyle sorunumuz yok, kabul etmiyorum, desteklemiyorum" demişti.

Ağaoğlu: Başbakan bunları değil, Dink'i öldüren zihniyeti konuşsun

Yazar Adalet Ağaoğlu "Burada ifade edilen duyduğumuz mahcubiyettir. Erdoğan bu cümleleri kurmak yerine Hrant Dink'in neden öldüğü hakkında konuşsun" dedi.

"Irkçılık, Türkçülük hala sürmekte. Dink bugün aynı nedenle, hem de bile bile öldürüldüğüne göre kurulacak cümleler bunlar değil. Kampanya Osmanlı'dan bugüne süren bu zihniyet nedeniyle duyduğumuz mahcubiyetin ifadesi."

Aslım: Erdoğan'ınki ergen davranışı

Müzisyen Aylin Aslım Başbakan'ın söyleminini tipik bir ergen söylemi olduğunu söylüyor.

"İşine geldiğinde 800 yıllık mirası sahiplenip işine gelmediğinde ben yapmadım demek tipik bir ergen davranışı ne kadar mantıklıysa bu kampanyayla ilgili söyledikleri de o kadar mantıklı."

Bora: Görmezden geldiğimiz için özür diliyoruz

"Suç illa eylemle olmaz" diyen Aksu Bora "Burada suçtan dolayı özür dilemiyoruz" diyor.

"Göz yummaktan, görmezden gelmiş, unutmuş olmaktan dolayı özür diliyoruz."

Kardaş: Kampanya geçmişle yüzleşmemizin yolunu açacak

"Başbakan'ın bu açıklamasına katılmıyorum. Bu bir vicdan meselesidir. İnsanlar bunu vicdanlarında tartarak özür diliyorlar. Bu Türkiye'nin elini de rahatlatır. Geçmişle yüzleşememe sorununa katkı sunacağını bu ülkeye bir kapı açacağını düşünüyorum."

Contepe: Başbakan'ın ideolojisi belli, tavrı normal

"Bizim zaten devletlerle işimiz yok. devlet başkanı özür dilemeyebilir. Hangi nasıl bir ideolojiye sahip olduklarını, yanlışlığı sürdürdüklerini de biliyoruz."

Yeşiller Partisi Eş Sözcüsü Bilge Contepe şöyle düşünüyor:

"Israrla özür dilemenin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Biz demokratik bir ülkede ve eşit şartlarda yaşamak istiyoruz. Çok çeşitli kültürlerle bir arada yaşayınca demokratik yapıya kavuşur. Ermeniler de bu toprakların asli unsurlarıdır. Bu yüzden onlara yapılmış bu zulme karşı halktan özür diliyorum."

Nesin: Başbakandan "da" özür diliyorum

Prof. Dr. Ayhan Aktar "Bu Başbakan'ın görüşüdür. Başka hiçbir söylemiyorum", Ali Nesin de "Sayın Başbakan'a verdiğim rahatsızlıktan dolayı da özür dilerim!"diyor.

Mansur: Bu tepki kampanyanın önemli olduğunun işareti

"Başbakan devletin başı, özür dilemiyorsa dilemiyordur. Biz kendi adımıza özür diliyoruz. Tüm imzacılar da kendi adına özür diliyor" diyen oyuncu Lale Mansur "Erdoğan'ın sözlerinin Ermeni sorununun nasıl bir tabu olduğunu gösterdiği" görüşünde.

"Bu tepkiler ne kadar doğru bir kampanya olduğunu, Ermeni sorunun ne kadar dokunulmayan, konuşulmayan, konuşulması istenmeyen bir konu olduğunu gösteriyor. Bu özrün ne Ermenistan'la, ne siyasetle, ne partilerle, ne siyasetçilerle alakası var. Burada yaşayan Ermenilerle ilgili. Bunu anlamakta bu kadar zorluk çekmeleri de konunun nasıl bir tabu olduğunu göstergesi."

Elçi: Şaşırmadım

"Türkiye'de Ermeni sorunuyla yüzleşmeden ülkenin başta Kürt sorunu olmak üzere hali hazırdaki sorunlarının çözüleceğini düşünmüyorum" diyen avukat Tahir Elçi "devletin bugüne kadar bu sorunla ilgili bir adım atmaya yanaşmadığını" ifade ediyor.

"Sayın Başbakan'ın bu tutumunu anlamak mümkün değil. Kendisi son iki yıldır bu konulardaki tutumuyla niyetini sergilemiştir. Vatandaşlarına 'beğenmiyorsanız çekin gidin' diyen bir başbakandan bu anlamda demokratik bir adım atmasını beklemiyorum. Şaşırmadım."(BÇ/TK)

No comments: